Ana içeriğe atla

2021 Yılında Okuyacağım 21 Kitap


Merhaba sevgili okuyucularım, bu yazımda kitaplardan bahsetmek istiyorum. İtiraf ediyorum ben tam bir kitap alışverişi bağımlısıyım. Almak istediğim çok fazla kitap var ve listem azalmak yerine sürekli artıyor. Bu konuda yazılı bir listem yok ancak beynimin içinde bunlar için ayrılmış bir kısım var.

Kitapçıya girdiğimde kendimi kaybediyorum ve sadece bakmak için girdiysem bile bir kitap almadan çıkmam epey zor oluyor. Hatta alacağım kitaplar belliyken girdiğimde de fazladan kitap alıyorum. İndirimde kitap görürsem alıyorum, yolum sahafa düştü diye bahane edip ikinci el kitap alıyorum, kısacası hep alıyorum. Okuyor musun diye sorarsanız da cevabım üzülerek hayır olur. Çünkü okuduklarım aldıklarımdan hep az oluyor; 5 yıldır okunmayı bekleyen kitabım da var, alalı 5 gün olmadan okuduğum da. Bu nedenle kitaplığımda bekleyen okumayı ertelediğim ve yeni alıp okumayı çok istediğim kitapları bu sene okumak için belirledim. Neticede okunmamış kitaplarımı da azaltmış olurum diye düşündüm ancak tabii ki hepsini okumam mümkün olmayacaktı ve ben başka kitaplar alıp onları da okumak isteyecektim bu yüzden bir sayı belirleyim istedim. Komik olacak belki ama 2021 yılında 21 kitap sloganı ile yola çıktım. 

Konuşmak istediğim bir diğer konu ise ülkemizdeki okuma oranı, yapılan araştırmalara göre genç nüfusa düşen yıllık okuma miktarı 1 imiş. Şaşırdım açıkçası, nasıl bir yani? Siz de şaşırmıyor musunuz? Çevrenize bir bakın lütfen, rastgele bir kafeye girin çayınızı yudumlarken şöyle bir etrafa göz atın. Kitabını yanında taşıyan birçok kişiye denk gelirsiniz. Çok uzağa da bakmayın, arkadaş çevrenize mesela sizce yılda 1 kitap mı okuyorlar yalnızca. Kendi çapımda bu konuyu araştırmak istedim; arkadaşlarıma bu sene kaç kitap okuduklarını sordum, bazı arkadaşlarımdan çevresine sormasını rica ettim ve bu sayede yaş aralığını artırarak çoğunlukla kadınlardan oluşan okuma oranını öğrenmiş oldum. İçlerinde erkeklerin de bulunduğu bu okuma oranı bana gösterdi ki, virüsün ortaya çıkması ardındaki bunalımı da göz önünde bulundurursam (ki ben bu nedenle onca vaktime rağmen okumadım) biz okuyan bir toplumuz arkadaşlar. Birçoğumuz gençlerin okuduğu wattpad kitapları ile dalga geçiyoruz belki ama bu onların okumayı sevdiğinin bir göstergesi aslında, yani okusunlar da ne okurlarsa okusunlar demiyorum tabii ki ama o yaş aralığındaki gençlerin bir çoğuna okutulmaya çalışılan klasik kitaplar onların okumama nedeni değil mi zaten? Neticede oran kaç derseniz orta yaş üstü insanların senede yalnızca 1 kitap okuduğu doğru ama genç arkadaşlarımın ve ruhu genç olanların ortalama kitap sayısı 10, bu sayı kesinlikle bilimsel verilere dayanmamaktadır! Ancak kendi çapımda yaptığım küçük anket bana gösteriyor ki okumaya çalışıyoruz ve sanırım gelişmekte olan ülke olmanın hakkını da verircesine gelişmek için çabalıyoruz. Son olarak 20 üstü kitap okuyanlar sıralamada ikinci iken hiç kitap okumayanların da var olduğunu belirtmek isterim.

Şimdi gelelim fasulyenin faydalarına, yani okuyacağım 21 kitaba:


1-Ahmet Turgut, Aşkın Şehidi

2-Balzac, Vadideki Zambak

3-Stefan Zweig, İnsanlığın Yıldızının Parladığı Anlar

4-Aziz Nesin, Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz

5-İbrahim Onay, Türk Kültüründe Şamanist Hava Büyücülüğü

6-Moliere, Cimri

7-Tolstoy, İvan İlyiç'in Ölümü

8-Sadık Hidayet, Kör Baykuş

9-Dmitry Glukhovsky. Metro 2033

10-Sait Faik Abasıyanık, Mahalle Kahvesi

11-Sibel Eraslan, Çöl/Deniz

12-Gogol, Ölü Canlar

13-Eflatun, Devlet

14-Ahmet Hamdi Tanpınar, Saatleri Ayarlama Enstitüsü

15-Reşat Nuri Güntekin, Çalıkuşu

16-William Golding, Sineklerin Tanrısı

17-Işık Elçi, Aşk Yanılgısı

18-Sabahattin Ali, İçimizdeki Şeytan

19-L.M.Montgomery, Yeşilin Kızı AnnE 

20-Michael Ende, Bitmeyecek Öykü

21-Yusuf Akçura, Üç Tarz-ı Siyaset

Benim bu sene okuyacağım kitaplar bu şekilde, sizin de okunmayı bekleyen kitaplarınız varsa birlikte okuyabiliriz. Bol okumalı bir sene olur umarım, hoş kalın.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Kapsül Gardırop

Uzun uğraşlar sonucu kapsül gardırop yazımı toparladım. Öncelikle size bu terim nasıl ortaya çıkmış ve amacı ne bundan bahsetmek istiyorum. Sonrasında birkaç örnek fotoğraf ile kendi listemde olan parçaları sizler için sıralayacağım. Ayrıca bu uzun bir süreç öyle ki henüz içime sineni bulamadığım için listemden eksik olan parçalar hala mevcut. Kapsül Gardırop terimi ilk defa Susie Faux tarafından 1970'li yıllarda kullanıldı. Londra’da Wardrobe adında bir butik işleten Faux’ a göre modası geçmeyen bir kaç parça temel kıyafetin sezonluk parçalarla kombini kapsül gardırobun temelini oluşturuyordu. Daha sonra Amerikalı tasarımcı Donna Karan’ın iş kadınları için tasarladığı “7 Easy Pieces” koleksiyonu kapsül gardırop akımının daha geniş kitlelerle buluşmasına sebep oldu. Kapsül gardırop en temel parçalardan oluşmalı ve içerisindeki parçaların her biri zamansız olmalıdır. Kapsül gardırop nötr renkleri içerir ve içindeki parçalar birbiri ile eşleşip sayısız kombinasyon oluşturabilir. Sonu

Ücretsiz Online Eğitim Platformları

  Merhaba, bugün sizlere karantina sürecinde tanıştığım online eğitim platformlarından ve kısaca bunların içeriklerinden bahsetmek istiyorum. Burada yalnızca şuan kurslara kayıtlı olduğum siteleri sizlere sıralayacağım. Ayrıca listede tamamen ücretsiz kurslardan oluşan platformların yanında ücretsiz içeriklerin yer aldığı platformlar da mevcut. ●İstanbul İşletme Enstitüsü/ İienstitü Birçok alanda ücretsiz eğitime ulaşabileceğiniz geniş içeriğe sahip olan platformun aplikasyonu da mevcut. Derslerin kimi canlı işleniyorken kimi kayıtlı videolar ve ödevler eşliğinde ilerliyor, derslerin sonunda yapılacak sınavda başarılı olursanız sertifika sahibi olabilirsiniz. Cv' nize eklemek için verilen kod dışında dilerseniz ücret karşılığı adresinize basılı bir sertifika talep edebilirsiniz. https://www.iienstitu.com/ ●Udemy Her alanda eğitim alabileceğiniz ve aynı zamanda eğitmen de olabileceğiniz bir platform. Kurslara belli bir ücret karşılığında erişebilirsiniz, takip etmeniz dahilinde ise

Ekim- Kasım- Aralık Favorilerim // 2021

 Bir gün yaşadığım hayat yarım kalacak olmasına rağmen yarım kalan şeyleri sevmiyorum. Bu yazı dizisini uzunca bir aradan sonra tamamlamak için masa başına geçme nedenim budur. Aradan geçen aylar içinde hayatımda çok şey oldu ama kronolojik sırayla gitmek ve olaylardan gerçekleştiği ayları içeren yazıda bahsetmek istiyorum. Yazılarımı okuyan kişi sayısı bir elin parmaklarını biraz geçiyordu ancak kaç parmak kaldı bu yazımı okuyacak bilmiyorum, varsın bilinmez olun sevgili okurlarım var olun. En son yazımda öğretmenlik yapmaya başladığımdan bahsetmiştim, bahsi geçen aylarda da buna devam ettim ancak dönem sonunda hüzünlü bir şekilde veda ederek bazen zor bazense keyifli geçen zamanlarımı zihnimin anı defterine kaydettim.  Ekim ayında ilk kez suşi denedim, pişmiş olanı tercih etmeme rağmen tadını garipsedim ama daha sonra tekrar yedim zamanla alışacağım bu tada diye düşünüyorum.  Kasım ayında yeni mezun bir öğretmenken ve mesleğimi yaparken ilk öğretmenler günümü kutladım, bunun tadı bir